Kayıtlar

TÜRK RESMİNDE" HUYSUZ ÇINAR" ADNAN ÇOKER / KONUŞMA KÜBRA PAR /2015

Resim
!961 yılı Akademi'de birinci yıl "Galleri" Adnan Çoker desen atölyesi; sağ başta ben, İtalyan sineması, Pietro Germi'nin etkisiyle bıyık bırakmıştım! ...belleğim 60 yıllarına, Akademi'ye resmi öğrendiğimiz yıllara gitti! Birinci yıl "galeri" denilen desen atölyesinde boyaya el sürmeden yalnız kalem, füzen, pastel vs. büyük boy kağıtlarda doğadan, antik büstlerden, deseni öne alan ustalardan çalışmalar yapılırdı. 1961 de Adnan Çoker'di bizim hocamız, Fransa'dan yeni dönmüştü ve spatülle yaptığı abstre pentürün dışında hiç bir desenini görmedik; buna rağmen iyi bir öğretmendi, Paris'den getirdiği ilgi alanlarını: sinema, müzik ve de sanata özgü aktüel, ilginç konuları konuşur tartışırdık. Özellikle kitaptan, ustalardan hareketle deseni kavramak; kopyalar yapmak konusunda da yardımcı olurdu.  Son bir konuşmamdan kısa bir alıntı,  Türk Resmi diye bir olgu getirmek yanlış, genellikle batıdan aktarılmış, çoğu kez bir kimlik taşımayan, çok kompleks

GÜLÜNÇ BİR ADAMIN DÜŞÜ - BEDRİ BAYKAM

Resim
 Blog yazıma Bedri Baykam’ın verdiği yanıt: “Ne yazık ki bu yazı o kadar daha zavallı ki, artık hiç bir noktası yanıt hak etmiyor. Canım arkadaşım Komet artık konuşamadığı için onu savunurum ama daha fazla bu seviyesizlikler için debelenme merakım yok. Acı acı gülümsemekle yetineceğim. Tanrı herkese kendisiyle ve dünya ile barışık bir ruh sağlığı versin diye temenni ediyorum.”
Bedri Baykam ve de yine Blog'umda üstteki Bedri Baykam'ın yanıtına okuyucumun verdiği yanıt: "Bedri Baykam'ın iki ciltlik biyografisini çerez parasına görünce almıştım okurken eğlenirim diye. İki sayfada bir cinsel başarısıyla övündüğünü okuyunca acıyarak kapattım kapağı. Böyle bir yazının, asistanlarına "resim" yaptırdığını İZ TV belgeselinde övünerek anlatan Devrim Erbil için de yazılması lazım. Bunlar bence sanatın Adnan Hoca'ları." SON KEZ YAZIYORUM Vaktimi harcayıp yanıtımın “zavallığını” dan senin çarpık varoluşunun derinliklerine ineceğiz, ben ateist olduğum için “ruh sa

RESMİN MOZART'I BEDRİ BAYKAM'A YANIT

Resim
 3 kasım Perşembe, duygu yüklü bir sonbahar, doğada bir “erken şarap” kokusu: saat 7 tahminen, dostum Sezgin Çevik’ten bir Whats App mesajı: Haberiniz oldu mu yazıdan? Varlik: Hayır! Sezgin Çevik: haber veren ben olmak  istemezdim ama  bir an öncede olsun istedim.   Bu yaşıma geldim, biliyorum kötü haber geliyorum demez; süprizlerden, sessizliklerden, gece geç telefonlarından, maskelerden korkarım, neyse Sezgin bir saniye sonra Bedri Baykam’ın yazdığı, Cumhuriyet Gazetesinde aynı gün çıkmış, herkesin yüzünü kızarttığımı içeren bir yazı; Gürkan coşkun -  Komet - üstüne Blog’umda onu eleştirdiğim bir yazı; ölümünden 4 gün sonra yazmıştım. ( http://utkuvarlik.blogspot.com/2022/09/raquiem-pour-un-c.html  )  Öncelikle beni “bir ölüm sonrası” arkadan fırsat bilmiş, merhumu karalama olarak yargılıyor, bir hesaplaşma, onun ruhuna acımasız bir pusu kurmak gib, giderek: “KOMET’İN ARKASINDAN HAKARETE YELTENEN ACINASI BİR PROFİL - bu profilde yanılıyorsun  Bedri Baykam; demek kendine hiç bakmadın

LEVENT KARATAŞ, UTKU VARLIK'A "İKİ OLUKLU EDEBİYAT" TARİHİNİ SORDU

Resim
Levent Karataş: İki oluklu edebiyat tarihi var sanki. Kabul edilmeli ki; birincisi sol tandanslı edebiyatçılarımızın tarihi. İkinci ise muhafazakâr olarak nitelendirebileceğimiz edebiyatçılarımızın tarihi. Pek tabii kendi içlerinde de solun ya da sağın birbiriyle anlaşamayan karakterleri de var. Vardır! Katman katman bir yapıdan söz edilebilinir konu günlük hayatlara gelirse. Meselâ kötü edebiyat terbiyesi almış sivillerin günlük hayhuyuyla, uçakla İzmir’e öğle rakısına giden kentli jönlerin kültürleri de çatışıktır. İki ana oluktan gelen tarihsel karakterlere ilişkin -dönemin, dönemlerin birebir tanığı ve izleyicisi olarak sizin Utku Varlık’ın tarihi z raporu nedir? Utku Varlık – Sağ ve Sol’un Tanımı / Kısa Bir Geçmiş: Her şey 1789’daki Fransız Devrimi sırasında başladı: Meclis’te toplanan siyasi liderler bölündü. Kraldan yana olanlar meclis başkanının sağına, karşı olanlar soluna otururlar. İşte böyle başladı bu “paradoks”! İkinci dünya harbi sonrası, savaşın yıkıcı etkisini fırsata

SÖYLEŞİ: UTKU VARLIK - ŞEYMA TUNA DİNÇ / @Sanat İlhamlı Blog

Resim
RESMİN ÜSTADI UTKU VARLIK İLE SÖYLEŞİ Utku Varlık 1942 Türkiye doğumlu Sanatçı; 1961- 1966 yıllarında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisinde Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Sabri Berkel atölyelerinden mezun. 1970 Paris de Ulusal Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda eğitim alan Sanatçı, günümüzde Paris’teki atölyesinde çalışmalarına devam etmektedir. Figürü kendine has yorumu ve boyalarındaki ahenk beni alıp başka diyarlara götüren ender Ressamlardan. Sanat Tarihine yakın tanıklık ve onca uluslararası bir çok ülkede eserleri sergilenen Utku Varlık ile Sanat İlhamlı okuyucuları için çok güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Merhaba Utku Bey, Ressam olmanın dışında aynı zamanda yazarsınız. İlk kitabınız Zero Hipotez Fragmanlar dışında ikinci bir kitap ne zaman geliyor?   Utku Varlık: Covid ve sonrası başka özel nedenlerle yazıyı bitiremedim, oysa kitabı bu 2022 sonbaharı olarak düşünmüştüm. “AZİZ’E DAİR”; kitabın adı 1995 yılında yitirdiğimiz yakın dostum Aziz Çalışlar üstüne anı ve yaşanmışlığa özgü bir

RAQUIEM POUR UN C.

Resim
Acaba sanatçı olmak bir ayrıcalık mı? Tamam ölüm bir kurtuluş, senin adın yazılı bir kapıdan çıkış ve gidiş ve dönüş yok ama geride bir yaşanmışlık kalıyor ve ben buna “yaşanmışlığın arka odaları” diyorum, gerçeğin sandıklarda naftalin kokan başka bir gerçeği, her dönemde değiştirilen kurumuş kabuklar, kirli çamaşırlar ve de içinden sararmış fotoğraflar taşmış bir albüm, babasının gönderdiği mektuplar, iple bağlı…. Yazar bir kızcağız, “ölümden” korktuğunu ve onu yazarak korkunu biraz da olsa; şu öldü, bu öldü diye kendini teselli ettiğin bir listeyi seni “şair” ve bu karalamayı da “şiir” olarak yayınlamış; unutmayalım bu hanım Mehmet Nazım’ın bilmiyorum hangi histeriyle onun içeriğine girip, Mehmet’in gizemine “kibrit suyu” dökmüştü ve ben de ona naifçe inanarak - gerçekte ona değil, bana ona yaşanmışlık adına yardım etmemi rica eden Gündüz Vassaf’a inanarak! Sonuçta kitap çıktıktan sonra, yardımlarım adına kitabı gönderme zahmetinde de bulunmadı! Geçelim. Bir başka kişi: Çağda

L'EMBLEME D'UN DESSEIN: L'OEUVRE D'UTKU VARLIK / PAR EBRU FESLİ

Resim
L’EMBLÈME D’UN DESSEIN : L’OEUVRE D’UTKU VARLIK Auteur Happener Sep 12 2022 Article L’artiste peintre franco-turc Utku Varlık est né en 1942. Du côté paternel, il descend d'une famille de notables de la ville ottomane de Thessalonique (ville grecque depuis 1912). Sa famille maternelle, de grands propriétaires fonciers, est, elle, originaire d’Abkhazie, territoire situé à l'extrême ouest de la Géorgie, sur la côte nord de la mer Noire. Il a commencé sa formation artistique entre 1961 et 1966 à l'Académie des beaux-arts d’Istanbul [İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi] dans les départements de peinture du professeur Bedri Rahmi Eyüboğlu et entre 1964-1966 dans les départements de gravure et de lithographie du professeur Sabri Berkel. En 1970, il se rend à Paris puis, entre 1971 et 1974, continue d’étudier la peinture à l'Académie des beaux-arts de Paris avec le professeur George Dayez, et la lithographie à l'Atelier de Cachan entre 1973 et 1975. Ut