GÖLGEDE KALANLAR 2 DORETHEA TANNING


Dorethea Tanning belki o kadar gölgede kalmadı ama güzelliğinin gereği Max Ernst'in üçüncü eşi olması; çok uzun yaşamında  ( 2012 de 101 yaşında öldü) onu sürekli ikinci plana attı. Biraz ' da "beraberliklerin" kanunudur bu; biri ötekini gölgeleyecek, ayrıca Max Ernst daha önce yine sürrealist ressam ve yazar Leonar Carington'la yaşamıştı, o da Tanning gibi güzel kadın, iyi bir ressam, çok önemli bir yazardı.

Max Ernst



Leonar Carington

Ama Max Ernst'in ünü,  Paggy Guggenhaim'le yaptığı ikinci evliliğinden kaynaklanır; 20 yüzyıl sanat tarihini, amcasının yolunda ve  onun mirascısı olarak, resim tutkusundan çok, ressamlara odaklanan ve de onlarla yaşayarak,  evlenerek yazan "autoditacte" Peggy Gugenheim, harp nedeniyle Avrupa'dan Amerika'ya göçen çok sayıda ressamı ekonomik kontrol altına almıştı. Bu süre içinde ressam Yves Tanguy'le beraberken onu bırakıp Max Ernst'le evlenmesi, Tanguy'i de resim tarihinde gölgede bıraktı,

Yves Tanguy


Doretha Tanning / Birthday 1942
Dorethea Tanning / Küçük bir gece müziği 1944
1936 yılında Newyork,  Museum of Modern Art'da gördüğü "surréalisme" sergisinden sonra resme başlayan Dorethea Tanning, çok ilginç bir "vision"'nun kapısını açtı; "kadına dair".  kendinle bir hesaplaşma, ya da erginlik çağına geçişdeki o kabuk değiştirmenin anlatılmaz kurgusu. Ruh çözümleme bu resimlerde kendisiyle ilgili; bilmiyorum ama güzel bir kadın ve de ressam olmak ne kadar güç, bir resim düşüncesi yaratmak, bakanı inandırmak! Ne olursa olsun  resim tarihinde kadın ressamları arayalım; niçin azdır bilinmez!

Dorethea Tanning / Voltage 1942

Dorethea Tanning / The Guest Room  1952
Oyunsu süreçlerin, genç kızlığının arka odaları, genellikle kendine saklanır bunlar, anlatmak mı katiyen, bizi sınırlıyan yasakların ya da inançlara özgü marazların dar yollarından geçmek, utanç duvarlarından kurtulmak, fiziksel dünyaya çıkmak; işte burada yasak imgeler genç ve güzel bir ressamın içeriği oluyor, tüm yaşadıklarının günlüğü diyebiliriz.

Dorethea Tanning / maternity 1954

Dorothea Tanning / Deidre 1942

Resimde bence en tehlikeli dönem, ressamın dış kontrolü elinden kaçırdığı ve kendi yaptığına inandığı dönemdir. Diken üstünde olduğu erken yılların endişesi, resmine verdiği ayırdığı vakit ve de tutku; güçtür hepsini beraberinde götürmek. Dorthea Tanning resmine ayırdığı ilk beş yılda yaptığı az sayıda tuval onu ilk plana çıkartırken, Max Ernst'le evlenmenin yanlışlığından habersizdi, çok kısa bir sürede onun çekim alanına girecek, ikinci planda bir ev kadını işlevine girdiğinin farkına varmadan resmindeki içerik, figür, teknik , gizem yavaş yavaş çekip gidecekti. Ölümüne kadar çalıştı ama yaptıkların onun ilk yıllarında yaptıklarını bilen için, bir takım ilgisiz, bulanık resimlerdir. Ressamlar çoğunlukla naif yaratıklardır, üstüne eğer biraz sivrilmiş, tanınmışsa; genelde tampéramanlarındaki düşüşün farkında olmak istemezler, birinci olarak teknik başını alıp gider, anlatmak ama neyi? Bir  ömrün envanterini yapmak çok güç; ne mutlu Vermeer'e; geride 30 başeser bıraktığı için.
























Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR MÜZEDE OLMAK YA DA OLMAMAK - LEVENT ÇALIKOĞLU

UTKU VARLIK - SANAT AYRICALIKTIR / HELİN KAYA

GÜLÜNÇ BİR ADAMIN DÜŞÜ - BEDRİ BAYKAM