Kayıtlar

Nisan, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SANATIN CIVIDIĞI YER

Resim
 Bir zamanlar “şaşırırdım”, bir tuval, bir yontu, bir şiir, ne bileyim sanki Bach’ın hiç ölmeyen müziğindeki gizem, bir romanın labirentlerinde dolaşmak tutkusu; buna özgü her şey, giderek “sanatın simyası” bir başka boyuttu yaşantımda. Zamana göre çok kısa bir süreçte iletişimin bir başka boyuta geçmesi, gözümüzün önünde çok evrensel bir açılım sonucu; görmek, bakmak, duymak, sanatı yansıtmak adına kapımızın önüne geldi; sanatçı olmak bir ayrıcalık değil artık, “şamataya” dönük her şey pazarlanıyor ve bütün bir hızla! Oktay Akbal’ın ilk öykü kitabının başlığını sevmiştim: “Önce Ekmekler Bozuldu” sonra her şey! İnsan’a dair bir iç deniz çekilmeye başladığında, sığlaşma önce imgesel alan’dan başlamıştı, niçin: belki varolanı bozuk para gibi harcamıştık; sanat artık her durumda “manipüle” edilebilen, ekonomik güçlerin yatırım alanında, spekülatif, düşünme yeteneği gerekmeyen eğlendirici bir “sirk” olmuştu. Bir gün Paris’de Galeri Perrotine’de bir Çinli artist gözüme çarpmıştı, biraz Jeff