Kayıtlar

Eylül, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

80 yılları sergileri/ EMİN ÇETİN'LE KONUŞMALAR

Resim
Son Marx'siz Emin Çetin'nin yıllar boyu "gazete kültür sayfalarına" verdiği emeği, kanımca çoğumuz bilmez, bugün giderek daha sığlaşan yazılı basında bu kültür sayfaları, gazetenin verdiği parayla kimseyi yaşatamıyacağı için bu genellikle "gönüllü" yapılan bir iş görünümündedir. Gazetenin politikasına göre, kendi görüş açısınızı da sergileyemezsiniz, nedense yazının tutacağı alan her zaman kısıtlıdır, gerekirse konuşma kırpılır, saldırganlık varsa çıkartılır; kendi adıma bu sayfalar için yapmak istediğim yapıcı yaklaşımlarım genellikle dargınlıkla bitti. Bence, Urart Nişantaşı Galerisinde yaptığım iki sergi süresinde yaptığımız bu konuşmalar epey ilgi çekti, çünkü resimden öte onu yöneten kültürü konuştuk.   Sanat ne olursa olsun, her şekilde "manupulé" edildiği için, ne zaman "parasal" yanı ortaya çıktı; mertlik bozuldu. Naif duygular içinde resmini satıp yaşamak kalenderliği, şaşırtıcı sayıda özel galeri ve resimle ilgili onlarca müzaye

12 EYLÜL

Resim
                                                                        CEZA SÖMÜRGESİ                12 Eylül faşizminin resmi bilançosu BELKİ İNANMIYACAKSINIZ, TEK TEK OKUYORUM  AMA BİR KURGU YAPAMIYORUM, ABSÜRT MÜ, KARABASAN MI, - uyanınca “ sonuçta kötü bir düş’müş” diyebileceğiniz - YANLIŞLIKLA YAYINLANAN ORTA ÇAĞA ÖZGÜ BİR “ENGİSZİSYON RAPORU MU? “12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, resmî isimlendirmeleriyle 12 Eylül 1980 Harekâtı veya Bayrak Harekâtı,[2] Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askerî darbe.[3] 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime karşı gerçekleştirdiği üçüncü ve son başarılı açık müdahalesidir.[3][4] Bu müdahale ile Kenan Evren devlet başkanı oldu, Süleyman Demirel'in başbakan olduğu hükûmet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası uygulamadan kaldırıldı ve Türki

TUZ RUHU

Resim
 - Bilmiyorum hanki “imbik”den geçirilmiş bir kültürdür, israrla bir takım çok “snop” uçlarda, duygu alanlarımızı sığlaştırıp, bizi boşluğa itmek isteği! Nasıl kendimizi, varoluşumuzu; şimdiye dek bizi yöneten, zar zor edindiğimiz bir kültürü, paranın gücüyle Dolapdere’de kurulmuş bir değirmende öğütüp, Kurucu Direktörü Melih Fereli’nin dediği gibi: “..sessizlik, belirsizlik ve rastlantısallığı bir arada kullanan deneysel yaklaşımı..” adına John Cage’in müziğine, Flaxus sanatçılarını referansına sunulalım bu masum ruhumuzu! Eğer inanıyorsak “..galeri alanında hakim olan sessizliğin içinde yapıtlardan yükselen “sesleri” keşfetmeye ve hayal etmeye” bizi davet ediyor! “   Kanımca bu çağrı aynı zamanda Dolapdere ve Kasımpaşa sakinlerine de iletilmiştir: ne yazık kendi içinde olduğu bir paradoks’u modern’nin kaygan zemininde John Cage hayranlığına saptırmak, basit  Cage’in felsefesi: “..bırakın, birinin canı sıkılıyorsa; sıkılsın” ya da “geleceğin müziğini” araştırırken: “..çevremizde duydu